Cinsel yönelim değişir mi? Değiştirilebilir mi?

Cinsel yönelimin insan yaşamı içinde değişkenlik göstermediği bilinmektedir. Ancak insan cinselliği çok boyutludur ve bireyin cinselliğiyle ilgili birçok özellik zaman içinde değişiklikler gösterebilir. Bu bağlamda yönelim değişmese de cinsel yönelimin bileşenleri olan istek, ilgi, düşünce ve davranışlarla ilgili değişiklikler olması mümkündür. Heteroseksüelliğin normal ve tek cinsel yönelim olarak kabul edildiği toplumlarda çocukluk ve gençlik döneminde bireyler kendilerinin de heteroseksüel olduğunu kabul ederler. Eşcinsel ve biseksüel bireyler ruhsal ve bedensel olgunlaşmalarıyla birlikte kendi cinslerine yönelik ilgilerinin fark etmeye başlarlar. Bu gelişim her bireyde aynı yaşlarda gerçekleşmez. Heteroseksüellik dışında yönelimi olanların çoğunda ilginin belirginleşmesiyle birlikte o zamana kadar gelişmiş olan heteroseksüel kimlikle uyumsuzluk nedeniyle kafa karışıklığı yaşandığı, çevrenin homofobik tepkileri ve olası reddinden kaynaklanan korku, kaygı, suçluluk ve utanç duygularının belirgin olduğu bir döneme girilir. Kişinin yöneliminde değişiklik meydana gelmemektedir; kişinin eşcinsel ya da biseksüel yöneliminin farkına varmasıyla cinsel yönelim kimliği gelişme sürecine (açılma) girilmiştir. Kişisel gelişim ve çevre ile etkileşimin imkan verdiği ölçüde, gerektiğinde ruh sağlığı uzmanlarından yardım alınarak, kişi bütünlüklü bir cinsel yönelim kimliği geliştirebilmektedir. Ruh sağlığı çalışanlarının bu süreçte rolü kişiyi eşcinsel, biseksüel ya da heteroseksüel “yapmak” değil, karşılaştığı güçlükleri anlamasını, baş etmesini kolaylaştırmak, kendini olduğu gibi kabullenmesini kolaylaştırmak, homofobik (eşcinselliğe ve eşcinsellere karşı duyulan korku ve nefret)  tepkilere karşı kendini savunma becerilerini akılcı şekillerde kullanıp, baskı ve inkar gibi mekanizmaların yersiz kullanımıyla yüzleştirme, gelişiminin doğal seyrini tamamlarken yaşının gerektirdiği olağan becerileri edinmesini desteklemektir.

Heteroseksüellik dışında cinsel yönelimi olanlar yaşadıkları toplumun hakim ölçüleri doğrultusunda bu yönlerinden huzursuzluk duyabileceklerinden, çeşitli şekillerde bu durumu inkar etmeye, farklı şekillerde adlandırmaya ya da baskılamaya çalışabilirler. Bunlar eşcinselliği ve biseksüelliği ortadan kaldırmasa da açılma sürecinin askıya alınmasına neden olabilir. Sonraki dönemlerde kendi yönelimini kabullense bile homofobik tepkilerle ilgili kaygılar nedeniyle bu yönünü en yakınları da dahil olmak üzere başka insanlardan saklamayı seçebilir. Uygun koşullarda yönelimini çevresindekilerle seçici olarak paylaşmayı, açılmayı da seçebilir.

Bu zorlu süreçte çevrenin ya da homofobik yaklaşıma sahip sağlık çalışanlarının girişimleri cinsel yönelimi değiştiremez. Sadece baskılanmasını ya da inkar edilmesini desteklemiş olur. Bu tür girişimlerin bilimsel geçerliliği yoktur ve etik değildir. Hiçbir yöntem ya da güç bir heteroseksüeli eşcinsel, bir eşcinseli heteroseksüel yapamaz.